Fazla kıllanmada teşhis ve tedavi Kıllanma artışı şikayeti olan bu hastalarda öncelikle etken aranır. Kıllanma şikayeti olan bu hastalar değerlendirilirken öncelikle tümör ekarte edilmelidir. Hormonal bir bozukluk olup olmadığı veya hastanın kullandığı bir ilacın sonucu olup olmadığı dikkatle araştırılır. Bu amaçla muayenin yanında, hormonal ve ultrasonografik ve gerekirse diğer görüntüleme yöntemleri (MR) uygulanır. Kıllanma nedeni ortaya konur ve etkene yönelik uygun tedavi planlanır. Kılların bulunduğu bölgeler ve kılların yoğunluğu bir ölçekle rakamsal olarak (Ferriman Gallwey skoru) ifade edilerek belirlenir ve takibe alınır (Şekil-1). Daha sonra tedavinin sonucu da bu ölçümdeki değişikliklerle değerlendirilir. Kıllanma şikayeti ve ona eşlik eden akne, saç dökülmesi gibi diğer şikayetlerin varlığı önem taşır. Bu belirtilerin şidde-ti bir diğer önemli konudur. Şekil-2:Sıklıkla görülmeyen fakat bazı ilerlemiş hastalarda erkeği andı-racak şekilde sırttaki kıllanma, ra-hatsızlık verici boyutlardadır. Şikayetlerin seyri de önem taşıyan konulardan biridir. Yavaş ilerleyen uzun süredir var olan şikayetler genellikle basit bir hormonal bozukluğun göstergesidir. Buna karşılık aniden ortaya çıkan ve hızlı bir ilerleme gösteren hastalarda sorun daha önem taşımakta-dır. Burada bir over (yumurtalık) veya adrenal (böbrek üstü) gudde tümörü söz konusudur. Böyle hızlı seyir gösteren kıllanmalar daha aşırı olup, buna ek olarak, ses kalınlaşması, saç dökülmesi ve adale yapısında artış gibi erkeklere has özellikler de gelişir. Şekil–3 : Kaliforniya’lı Annalisa Hackleman, 13 yaşında PKOS tanısı konmuş. Yıllarca kıllarını farklı yöntemlerle temizlemiş. Son zamanlarda, yüzündeki kıllarını günde 2 kez temizlemek zorunda kalmış. Evliliklerinin 5. yıldönümünde, eşinin de desteği ile kıllarını artık kesmemeye karar vermişler.
Tedavi genellikle uzun sürelidir ve özellikle yeni kılların çıkmasını, kılların yumuşama-sını ve incelmesini sağlayabilir. Bunun yanında, kıllanmaya eşlik eden adet düzensizlikleri, sivilceler, cildin yağlı olması gibi sorunlarda da iyileşmeler olur. Bu şikayetlerdeki düzel-me genellikle tedavinin dördüncü ayından sonra görülür. Bir yıl sonunda ise kalan kıllar, halen rahatsız edici boyutlardaysa epilasyon gibi yöntemlerle temizlenebilir. Görüldüğü gibi, sabır isteyen, uzun süreli bir tedavi süreci söz konusudur. |
3478 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |